İçeriğe geç
Ana sayfa » Blog » Atölye » Kitap Yazarak Para Kazanmak Mümkün Müdür?

Kitap Yazarak Para Kazanmak Mümkün Müdür?

    kitap yazarak para kazanmak

    Kitap yazarak para kazanmak mümkün müdür sorusu, kitap yazmak isteyenlerin sıkça yanıtını aradığı sorulardan birisidir. Gerçekten kitap yazarak para kazanılır mı? Ya da kitap yazarak geçim sağlanır mı? Gelin hep birlikte bu konunun detaylarına inelim.

    Kitap yazarak para kazanmak

    Kitap yazmak, yazar olmak isteyen herkesin bir hayali. Özellikle yazarlığı bir meslek haline dönüştürmek, bol bol kitap yayınlatmak ve sadece yazarak para kazanmak ise hem kitap yazmak isteyen kişilerin hem de hali hazırda kitapları olan yazarların gelmek istedikleri en güzel nokta. Çünkü bütün işi gücü bırakmışsın ve sadece defter, daktilo veya klavye başında kelimelerle dans ederek para kazanıyorsun. İş anlamında ilişkide olduğun en temel kitle kelimeler. Böyle bir yaşamı, böyle bir mesleği birçok kişi ister. Hele de içinde yazma aşkı olan ve bin bir zorlukla kitap yayımlamış olan yazarlar için hem emeğinin karşılığını almak hem de geçim sağlayacak geliri elde etmek muazzam bir olay.

    Gelin görün ki, bazı ülkelerde bahsettiğimiz duruma sıkça rastlanabilirken, bizim gibi pek de okuma alışkanlığının olmadığı ve kitapların bir ihtiyaç olarak görülmediği ülkelerde bu durum biraz zor. Romantik hayallerin yerini, çıkan kitabın satılmaması, satılsa da telif gelirinin çok az olması gibi sorunlar almakta. Hele de geçim noktasında, başka bir gelir elde edilmiyorsa vay o yazarın haline. Evet, biraz karamsar bir tablo çizdik. Peki ama kitap yazarak para kazanmak gerçekten bu kadar mı zor?

    kitap yazarak para kazanmak

     

    Kitap yazarak para kazanmak mümkün müdür?

    Evet, kitap yazarak para kazanmak mümkündür. Ama burada dikkat edilmesi gereken en önemli nokta satacak bir kitap yazmaktır. Yani kaleme aldığınız eserin geniş kitlelere ulaşması ve hatırı sayılır miktarlarda satılması gerekmektedir. Dünyada sadece kitap yazarak para kazanan on binlerce insan vardır. Benzer bir şekilde Türkiye’de de sadece kitap yazarak para kazanan yüzlerce yazar bulunmaktadır. Ancak bunun arkasında birçok etken bulunmaktadır. Bu etkenlere geçmeden önce ilk olarak kitap yazarak nasıl para kazanıldığını biraz açalım.

    Kitap yazarak nasıl para kazanılır?

    Kitap yazarak para kazanmanın en temel noktası telif geliridir. Telif ücreti birçoğumuzun aşina olduğu bir kavram olmakla birlikte; ilk defa duyanlar için basit bir anlatımla her satılan kitap için yazarın aldığı yüzdelik pay olarak açıklayabiliriz. Sadece yazarlar mı telif ücreti alır? Hayır. Çizerler, çevirmenler, editörler ve hatta bazı istisna hallerde yayın yönetmenleri bile telif kazancı sağlayabilirler. Bunun temelinde yatan durum yayınevi ile yapılan sözleşme maddeleridir. Yani yayınevinin size yüzde kaç telif vereceğidir. İçinizden ideal telif oranının kaç olduğunu sorduğunuzu tahmin edebiliyorum. Hemen yanıtlayayım.

    Yazar telif oranları yüzde kaçtır?

    Telif oranları yayınevi ve yazarlar için en önemli maddelerden birisidir. Yüzde sıfır telif oranından yüzde ellilere kadar telif oranları bulunmaktadır. Ancak Türkiye piyasasında ağırlıklı olarak telif oranları yüzde beş ile yüzde on arasında değişmektedir. Yalın bir tarifle, kitabın etiket fiyatının telif oranı kadar olan kısmı yazara aittir. Örnek olması açısından, 20 TL’ye satılan bir kitapta, yazarın telif ücreti yüzde 5 ise, yazar satılan her kitaptan 1 TL kazanacaktır. İçinizden “Ne 1 TL mi? Ama bu çok az!” dediğinizi duyar gibiyim. Verdiğim bilgi maalesef en yaygın olan telif ücreti. Aklınıza takılan konu eminim şu: “Ben 1 TL kazanırken yayınevi 19 TL mi kazanacak!”

    Yanıt veriyorum: değil. Çünkü en başta o kitabın bir üretim maliyeti var. Yani harcanan kağıt, matbaa masrafı, dizgi (mizanpaj) ve diğer grafik tasarım masrafları, editöryal masraflar ve  kargo-depo gibi lojistik masrafları derken kitabın üretim aşamasında ciddi bir görünen ve görünmeyen giderler bulunmaktadır. Buna ek olarak yayınevleri kitapları dağıtımcı veya son satıcılara iskontolu vermek zorundadır. Örnek olarak, A yayınevi B dağıtımcısına yüzde 40-50 oranında iskonto uygular. Hatta bazı durumlarda yüzde 60-70 oranlarına kadar çıkabilir. Yani 20 TL’lik kitabı yüzde elli iskonto ile 10 TL’ye verir. Dağıtımcı da kitapçılara yüzde 20-30 oranında indirim uygular. Kitapçılar da genellikle etiket fiyatı ya da az bir miktar indirimle satar.

    İşin yayınevi boyutuna geri dönelim. Yayınevi kalan yüzde 50’nin içinde hem fiziki anlamda kitabı üretmek hem şirket giderlerini karşılamak hem yazara telif ödemek hem de kar etmek zorundadır. Bu anlamda baktığınızda, yazarlara fazla telif oranları verilmemesinin temel nedeni budur. Hatta birçok yayınevi kitapları telifsiz ister. Yukarıdaki hesaba baktığınızda yayınevi için telifsiz bir kitap olması ek olarak yüzde 5-10 arasında bir kar demektir.

    Telif oranları hep düşük müdür?

    Telif oranları her zaman düşük değildir. Ama yayıncılık dünyasında yüzde 10 ila 20 bandındaki telif oranları büyük telif oranlarıdır ki genellikle kitabı çok satan büyük yazarlara bu miktarlar uygulanır. Yani kitap yayımlandıktan sonra ilk birkaç ay içinde 50-100 bin adet gibi satış rakamına ulaşacaksa, birçok yayınevi bu miktarlardaki telif oranlarını kabul eder ve kaba bir tabirle sürümden kazanır.

    Telif oranı aldatmacasına dikkat!

    Burada mutlaka belirtilmesi gereken bir nokta da bazı yayınevlerinin yazarlarımıza en az yüzde 20, 30, 40 telif veriyoruz gibi kampanyalarıdır. Klasik bir yayıncılıkta yayınevi açısından kitabın üretim maliyetleri ve satış iskontolarından bahsettik. Bu açıdan baktığınız zaman zaman, küçük ölçekli bir yayınevinin hem dağıtımcı veya son satıcıya yüzde 50 iskonto yapıp hem de yazara yüzde 40 gibi bir telif vermesi sizce ne kadar mümkündür? Sadece kalan yüzde 10’luk dilim ile hem kağıt, hem matbaa, hem diğer masraflar hem de kar etme ihtimali nedir?  Matematiksel açıdan baktığınız zaman basılı bir kitap için asla mümkündür değildir. Sonuçta hiçbir yayınevi ticari bir mantıkta zararına satış yapmaz.

    Dikkat etmeniz gereken nokta burada başlıyor işte. Sözleşme maddelerine dikkatlice bakmak gerek. Genellikle bu tip kampanya yapan yayınevlerinin sözleşmelerinde, telif oranı kısmının olduğu maddelerde, telif ücreti hesaplanmasıyla ilgili olarak, “dağıtımcı iskontosu düşüldükten sonra” gibi bir ifade yer alır. Bu ifadenin oldukça belirsiz bir yönü bulunmaktadır. Yani yayınevi, kitabın etiket fiyatı 20’TL ise yüzde elli dağıtımcı indirimi yapacak, 10 TL’yi baz alarak yüzdelik kısmından telif verecektir. Ama buradaki en sancılı nokta ise, dağıtımcı iskontosunun net olmamasıdır. Yani yayınevi birçok dağıtımcı firmayla farklı farklı iskonto oranlarında çalışabilir. Kimisine yüzde 40 iskonto yaparken kimisine yüzde 70’e kadar yapabilir. Hangi oran telif ücreti hesaplanırken baz alınacaktır? Bu yüzden sözleşme maddesine dikkat edilmelidir.

    Bunun istisna olduğu bir durum ise Kitapyurdu firmasının oluşturduğu KDY yani doğrudan yayıncılık hizmetidir. Yazarlara yüzde 50 telif verilmektedir. Bunun nedeni ise, kitabın klasik yayıncılıktan farklı olarak üretilmesidir. Yani kitap dijital olarak hazırda durur, site üzerinden sipariş geldikçe gelen adet kadar basılıp kargoya verilir. Kitap öncesinde yüklü adetlerde basılmadığı için üretim maliyeti düşüktür. Ayrıca hiçbir dağıtımcı ile çalışılmayıp doğrudan satışa açık olduğu için, dağıtımcı iskontosundan elde edilen kar yazara yüksek telif oranı olarak dönmektedir.

    kitap yazarak geçim sağlanır mı

    Popüler yazarlar ne kadar kazanır?

    kitap yazarak para kazanmak konusunun en zevkli kısmı bu hesap olacaktır. Türkiye’de gerek edebi kalitesi gerekse sosyal medya gibi takipçi çokluğu ya da popülerlik anlamında birçok yazar yüz binlerin üzerinde satışlara ulaşmaktadır. Gelin birlikte tahmini bir hesap yapalım: A yazarı yeni bir kitap çıkarmış olsun. Bu kitabın etiket fiyatını 25 TL kabul edelim. Yazarın telif oranını ise yüzde 10 varsayalım. Yani A yazarı kitabından kitap başına 2.5 TL kazanacaktır. Kitabın 100 bin adet sattığını varsayarsak 250 bin TL bir kazanç söz konusu olur. Tabi burada hatırlatmamız gereken nokta, vergilerdir. Yani yayınevinin yazara ödemesi gereken meblağ belirlenir, ilgili kanunlara göre yazarın devlete vermesi gereken vergi tutarını hesaplar, kesinti yaparak ücreti yazara teslim eder. Daha sonra da yazar adına devlete ödenmesi gereken vergiyi öder. Yani üstteki hesaba göre yazar tam olarak 250 bin TL değil, bir miktar kesinti olmuş halini kazanır. Yapmış olduğumuz hesaplamaları, yazarın telif oranı, kitabın etiket fiyatı ve satış adetleri gibi değişkenlerle farklı senaryolarda oluşturabilirsiniz.

    Ayrıca yapmış olduğumuz hesaplama sadece bir kitap için geçerlidir. Popüler ve ünlü bir yazarın birçok kitabı olur ve ortalama her kitap için aynı kazançlar elde eder. Bu yüzden bazı yazarların popüler olduktan sonra neden arka arkaya bu fazla kitap çıkardıklarını artık tahmin edebilirsiniz 🙂

    Peki sadece telif geliri mi olur?

    Hayır. Zaten Türkiye gibi bir ülkede çok satanlar listesine girmek demek, ciddi anlamda bir tanınırlık ve popülerlik demektir. Böyle bir noktaya geldiğiniz andan itibaren doğal olarak çeşitli reklam gelirleri, organizyonlardan elde edilecek gelirler, konferanslar, imza günleri ve eğitim gelirleri gibi birçok farklı kalemde kitaba ek olarak para kazanma süreci başlar. Yani çok satan her kitap yanında başka gelirleri de yazarına getirmektedir.

    Kitap yazarak geçim sağlanır mı?

    Geldik en merak edilen soruya. Kitap yazarak geçim sağlanır mı? Yanıtımız esasında çok belli. Eğer az önce bahsettiğimiz gibi çok satanlar ya da çok satanlara yakın satış sayılarına ulaşabilecekseniz kitap yazarak geçim sağlamak elbette mümkündür. Ancak daha az miktarlarda ve az baskılarda kalacak kitaplar söz konusu ise; edebiyat camiasında sıkça tekrarlanan şu cümleyle yazımızı bitirmekte fayda var:

    “Edebiyat karın doyurmaz, en fazla çay içirir!”

     

     

    Whatsapp'tan Ulaş